

23 Mart’tan bu yana Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu‘nun toplantı yapmak için gittiği Le Meridien Otel’in müdürü Sinan Udil ile güvenlik müdürü Osman Gündüz Bora Oğurlu dün akşam saatlerinde gözaltına alındı.
Bugün savcılık tarafından ifadeleri alınan Udil ve Oğurlu, sevk edildikleri hakimlikçe serbest bırakıldı.
İfadeleri Ortaya Çıktı
Le Meridien Otel’in müdürü Sinan Udil ve güvenlik müdürü Osman Gündüz Bora Oğurlu’nun savcılık ifadelerine halktv.com.tr ulaştı.
“Yanlarında Jammer Getirirlerdi”
Le Meridien Otel’in müdürü Sinan Udil şunları ifade etti:
“Kasım 2023 – Mart sonu 2025 tarihleri arasında Le Meridien Otel’de müdürlük yaptım. Bu süre zarfında Ekrem İmamoğlu ve kalabalık bir grup toplantı için otele gelirdi. Ortalama 1-2 saat otelde dururlardı. Gelmeden evvel polis korumaları gelir, toplantı yapılacak salonları kontrol ederlerdi. Yanlarında da jammer getirirlerdi. Polis oldukları için biz müdahale edemiyorduk. Jammer kullanmanın da suç olduğunu bilmiyordum. Ekrem İmamoğlu otele gidip geldiğinde genelde ben karşılar ve yolculardım. Yanında koruma müdürü Mustafa ile özel kalem müdürü Kadriye olurdu. Kadriye hanım genelde erken gelir, erken çıkardı. Toplantılara çok katılmazdı. Bana fotoğraflarını gösterdiğiniz kişilerden isimlerini Fatih Keleş ve Tuncay Yılmaz olduğunu öğrendiğim şahısları otelimizde gördüm. Murat Ongun’u da birkaç defa otelde hatırlıyorum. Hüseyin Köksal’ı hatırlamadım.”

“Jammerlar Otel Sisteminde Sorun Olmadı”
Udil savcılıkta verdiği ifadenin devamında şunları söyledi:
“Basına yansıyan kamera kapatılma görüntüleri 2.katta bulunan toplantı salonunu gösteren kameraya aittir. Kamera kapatıldığı anı ben görmedim. Otelin kamera sistemini izleyen personeller vardır ancak otelde 400’e yakın kamera olduğundan her kamerayı takip etmek mümkün değildir. Kameraların hepsi kayıt yapar. Bir olay olduğunda bu kayıtlar açılır ve izlenir.
Ekrem İmamoğlu otele her geldiğinde gelmeden önce jammerlar otele getirilirdi. Ancak bu jammerların kullanılmasından dolayı otel sisteminde herhangi bir aksaklık yaşanmadı. Jammerların ayarı var mı bilmiyorum. Benimle birlikte gözaltına alınan güvenlik müdürü Osman’ın işe alınmasını ben tavsiye ettim. Kendisi halen otelde çalışmaktadır. Otelden ayrılış gerekçelerimin güncel olaylarla ilgisi yoktur. Kameraların kapatıldığını görsem buna izin vermezdim.”
“Kamu Sıfatlarından Dolayı Çantalarla Getirdikleri Şeyleri Sorgulamadık”
Güvenlik müdürü Osman Gündüz Bora Oğurlu ise ifadesinde şunları aktardı:
“Ben üzerime atılı suçlamaları anladım. Ben Mart 2024 tarihinden itibaren Le Meridien Otel’in güvenlik müdürü olarak görev yapmaktayım. Çalışmaya başladıktan sonra 2024 yılında Ekrem İmamoğlu’nu 37 kere, 2025 yılında ise 9 kere otelimize geldiğini tespit ettim. Otele gelmeden evvel koruma ekibi gelir, toplantı yapılacak salonları kontrol eder ve yanlarında da büyük siyah valizler bulunurdu. Sonrasında Ekrem İmamoğlu ve misafirleri gelirdi. Ortalama 1-2 saat aralığında otelde dururlardı. Bu geliş gidişlerinde kamera kapatıldığını görmedim. Basına yansıyan videolarda 12 Ekim 2024 ve 6 Mart 2025 tarihlerinde Ekrem İmamoğlu otele geldiğinde korumalarından birinin kameraları kapattığını gördüm. Bu olaylara şahit olsak müdahale ederdik.
Kamera sistemimizde kapatıldığında ya da fiziki temasta bulunulduğunda uyarı sistemi yoktur. Bir olay olduğunda geçmişe dönük inceleme yapılır. Getirdikleri valizler içerisinde jammer olduğunu bilmiyordum. Ancak otelimizde iletişim sisteminde ya da internet ağında problem olduğuna dair de bir şikayet almadık. Tarafıma gösterdiğiniz kişilerden isimlerini Tuncay Yılmaz, Hüseyin Köksal, Ertan Yıldız olduğunu öğrendiğim kişileri otelde gördüm. Yine Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı Kadriye isimli kadın da İmamoğlu geldiğinde gelirdi.
Toplantılar sebebiyle otele ücret ödeyip ödemediklerini bilmiyorum. Basına yansıyan görüntüleri ben de herkes gibi basından öğrendim. Belirttiğim üzere kameraların kapatıldığını görseydim müdahale ederdim. En azından bu durumu üstlerime bildirirdim. Korumalarını da ben polis olarak biliyordum.
Kamu sıfatlarından dolayı çantalarla getirdikleri şeyleri sorgulamadık. Jammer olduğunu, jammer kullanmanın da suç olduğunu bilmiyordum. Suçlamaları da kabul etmem. Serbest bırakılmayı talep ediyorum.”