DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, 23 Mart’tan bu yana tutuklu bulunan ana muhalefetin cumhurbaşkanı adayı – İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu cezaevinde ziyaret ettikten sonra basın mensuplarının karşısına geçti.
Bakırhan: “Tüm bu olumsuzlukların yanı sıra, bugün başka bir olumlu gelişme yaşandı. Yürüyen süreci desteklediklerini ve bu sürecin başarıya ulaşması için üzerlerine düşen sorumlulukları seve seve yerine getireceklerini ifade ettiler. Bu yaklaşımı değerli buluyoruz. Umarım gelecekte sadece cezaevindeki tutuklular değil, hepimiz üzerimize düşen görevleri yerine getiririz. Tutuklu yargılamaların olmadığı, kayyumların yer almadığı bir döneme kavuşmayı umuyoruz.”
Biz onlara sağlık durumlarını sorduk, fakat onlar bize sürecin gelişimini sordu. Sürecin ağır ilerlediğini, hızlanması gerektiğini belirttiler.
Hatimoğulları: “Sayın Ekrem İmamoğlu ile birlikte toplamda dokuz mahkûm arkadaşımızı ziyaret ettik. Sadece siyasi görüşleri ve seçildikleri için dokuz kişiyi ziyaret ettik. Ekrem İmamoğlu, Türkiye halkına selamlarını ve sevgilerini iletti.”
Özellikle Türkiye ve çevresinde yaşanan olumsuz gelişmelere rağmen, özellikle İsrail – İran savaşı içinde bizleri en çok heyecanlandıran durumun barışı konuşuyor olmamız olduğunu ifade etti. Barış ve demokrasinin bağlılığına vurgu yaptı.
Öcalan da bu tema üzerine önemli bir çağrıda bulundu. Barış sağlandıkça demokrasinin tesis edileceğini belirtti. Sayın İmamoğlu’nun söylediği gibi, ayrımcılığın ülkemize yakışmadığı gerçeğini hatırlatmak gerekir. Ayrımcılık yaşanan her alanı tedavi etmek zorundayız.
İç cepheyi güçlendirmek, farklılıklarla barış yapmakla mümkündür. Sürecin yavaş gittiği ile ilgili bazı değerlendirmeler yapıldı. Bu sürecin sabırla ilerletilmesi gerektiğini ifade ettik. Heyetimizle birlikte cezaevinde görüştüğümüz tüm mahkûmlarla karşılıklı görüş alışverişinde bulunduk.
Bugün kendilerinin yaklaşımı ise şöyle: “Türkiye’deki tüm farklılıkların bir arada olacağı bir barışı birlikte mücadele etmeliyiz. Barış için bulunduğumuz yerlerden emek vermeye ve çalışmaya hazırız.” Bu fırsata sahip çıkmalıyız” değerlendirmesi son derece kıymetli.
