Hürmüz Boğazı Enerji Krizi Tehlikesiyle Karşı Karşıya

ŞEHRİBAN KIRAÇ / NEFES

İsrail-İran arasındaki çatışmaların tırmanışı, dikkatleri Hürmüz Boğazı’na odakladı. Hürmüz Boğazı, günlük yaklaşık 20 milyon varil ham petrol, kondensat ve yakıtın tankerlerle dünya genelindeki farklı noktalara taşındığı bir su yolu olarak büyük bir öneme sahip. Boğaz’ın kapatılmasının, küresel çapta bir enerji krizine neden olabileceği yönünde endişeler artıyor. Umman Körfezi ile Basra Körfezi’ni birbirine bağlayan bu bölge, petrol ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) taşımacılığı açısından kritik bir noktadır. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Kuveyt gibi OPEC ülkelerine ait petrol sahalarından çıkan ham petrolün yaklaşık %30’u Hürmüz Boğazı’ndan geçmektedir.

FİYAT ARTIŞI BEKLENTİSİ

Hürmüz Boğazı açık olmasına rağmen, deniz taşımacılığında navlun maliyetlerinde artış yaşanmaktadır. Armatörler, bölgeyi artık “yarı kapalı” durumu gibi fiyatlandırmakta. Bazı gemiler güvenlik önlemlerini artırırken, bazıları ise rotalarını iptal etmektedir. Hürmüz Boğazı’nın kapanması halinde küresel enerji piyasalarında dalgalanmalar meydana gelecek ve ham petrol fiyatlarının yükselebileceği tahmin edilmektedir. Bu da tüketicilerin benzin ve diğer petrol ürünleri için yaptığı harcamaların artmasına zemin hazırlayabilir.

ENFLASYON RİSKİ

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İsrail-İran gerilimi tırmanmaya devam ederse, bu durumun küresel petrol akışını olumsuz etkileyebileceğini, Türkiye’de ise enflasyon ve döviz kuru üzerinde ciddi baskılara yol açabileceğini ifade etti. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu da, Hürmüz Boğazı’ndan geçen Türk bayraklı gemiler için güvenlik tedbirlerini en üst seviyeye çıkardıklarını bildirdi.