

Küresel piyasalardaki değişimler ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) uyguladığı para politikaları, döviz kurlarındaki etkisini devam ettiriyor. 30 Nisan 2025 sabahı itibarıyla dolar/TL kuru 38,50 seviyesini geçerken, euro/TL ise 43,94 seviyelerinde işlem görüyor. Bireysel yatırımcılar ve iş dünyası için dövizdeki bu dalgalanma yakından izleniyor.
TCMB’nin dün açıkladığı efektif kur verilerine göre, doların alış kuru 38,3403 TL, satış kuru 38,4940 TL olarak kaydedildi. Önceki gün bu rakamlar sırasıyla 38,3396 TL ve 38,4932 TL seviyelerindeydi. Euro’da da benzer bir artış gözlemleniyor.
Uluslararası piyasalara bakıldığında, euro/dolar paritesi 1,1400; sterlin/dolar paritesi 1,3400 ve dolar/yen paritesi 142,20 düzeyinde işlem görmekte. Buna rağmen, TL’nin dolar karşısındaki değer kaybı oldukça dikkat çekici boyutlara ulaştı.
Dolar Endeksi Düşerken, Dolar/TL Neden Yükseliyor?
2025 yılı başından itibaren ABD Dolar Endeksi (DXY) yaklaşık %8,7 oranında azalarak 98,2 seviyesine geriledi. Ancak bu düşüş Türkiye’de ters bir etki yarattı. Dolar/TL kuru aynı dönemde %8,8 artarak 38,43 seviyesine ulaştı. Uzmanlar, bu durumun Türkiye’nin iç ekonomik ve siyasi dinamikleri ile ilgili olduğunu belirtiyor.
Yüksek enflasyon, artan döviz talebi ve TL’ye olan güvenin azalması, yatırımcıların dolara yönelmesine neden oluyor. Ayrıca, iç siyasi gelişmelerin oluşturduğu belirsizlikler, Türk lirasının değer kaybını artırıyor.
Piyasa Beklentileri
TCMB’nin düzenli olarak yayımladığı Piyasa Katılımcıları Anketi’ne göre, yıl sonu dolar beklentisi yükselmeye devam ediyor. Önceki anket döneminde 42,79 TL olarak belirlenen yıl sonu dolar tahmini, nisan ayında 43,60 TL’ye çıktı. 12 ay sonrası dolar tahmini ise 45,85 TL’ye ulaştı.
Bu beklentiler doğrultusunda, döviz kurundaki artış eğiliminin önümüzdeki aylarda da süreceği öngörülüyor.
Doların küresel ölçekli değer kaybetmesi birçok ülke için maliyet avantajı sağlarken, Türkiye bu avantajdan yararlanamıyor. Türk lirasının dolar karşısındaki zayıflığı, ithalat maliyetlerini artırırken, enflasyon üzerindeki baskıyı da devam ettiriyor.