reklam
reklam
DOLAR38,7522% 0.36
EURO43,6881% 0.29
STERLIN51,6594% 0.47
FRANG46,6276% 0.43
ALTIN4.156,50% 1,28
BITCOIN102.964,381.841
reklam

CHP’li Namık Tan: Sizin milli davanız Kıbrıs değil, davanız banka hesaplarınız

Yayınlanma Tarihi : Google News
CHP’li Namık Tan: Sizin milli davanız Kıbrıs değil, davanız banka hesaplarınız
reklam

TBMM Genel Kurulu’nda CHP’nin Kıbrıs merkezli “yolsuzluk ve rüşvet” iddialarının araştırılması önerisi, AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi.

Önerinin gerekçesini açıklayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Namık Tan, şu ifadeleri kullandı:

“Bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin en kıymetli kurumlarını yönetenler adına utanç duyuyoruz. Ülkemizi kendilerini milliyetçi olarak tanımlayan bir koalisyon yönetiyor. Yerlilik ve millilik sloganları, yalnızca kendilerini övenler için geçerli; suçlarını dile getirenler ise vatan haini olarak nitelendiriliyor. Kendilerine yöneltilen suçlamalar karşısında ‘bu saldırı bize değil, Türkiye’ye yapılıyor’ diyerek, kendi çıkarlarını milletin yararıymış gibi sunmaktan çekinmiyorlar. En son örnek; Hakan Fidan, şahsi iddialara yanıt vermek yerine Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla kurumsal bir açıklama yaptırdı. Bugünkü konumuz ise Kıbrıs. Binlerce askerimizi ve Kıbrıs Türkünü şehit verdiğimiz ulusal dava. Bugün, bu değerli mirasınız kumar, fuhuş, yasa dışı bahis, insan kaçakçılığı, silah kaçakçılığı ve kara para aklama merkezi haline dönüşmüş durumda. KKTC’nin ve Kıbrıs Türkünün itibarı, son 20 yılda AKP hükümetleri döneminde ciddi şekilde zedelenmiştir. Bugün ise durum neredeyse kontrol edilemez bir hal almıştır.”

Siyasetin en kanlı en heyecanlı filmi

5 Türk devleti KKTC’ye işgalci demişti: AKP’den haftalar sonra ilk tepki

“BASİT BİR AÇIKLAMA İLE SIYRILABİLECEKLERİNİ ZANNEDİYORLAR”

“Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı, organize suç örgütü lideri Halil Falyalı’nın öldürülmesine dair iddialarla anılıyor. Fidan, bu iddialara göre, kasetleri kurtarmak için Halil Falyalı’nın iş ortağını büyükelçi olarak atadı. Bu durum, KKTC basınında belgelenmiştir. Serim, Erdoğan ve Fidan tarafından o kadar güvenilir bir isim olarak görülüyor ki Lefkoşa görevinden önce Bakan Yardımcılığı ile de ödüllendirilmiş durumda. Eğer bu iddialar doğruysa, Fidan böyle bir emir vermek için Dışişleri Bakanlığı’ndan meslekten bir büyükelçiye talimat vermeye cesaret edemezdi. Dünyanın gözü önünde yüzümüzü öne eğdiren bu olayın sorumluları, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı aracılığıyla basit bir açıklama ile bu durumdan sıyrılabileceklerini düşünüyorlar.”

Hakan Fidan KKTC sessizliğini bozdu: Ailevi konuları kamuoyunda tartışmıyoruz

Sizler Kıbrıs’ta müzakere yapmış gibi görünürken aslında, tıpkı Güney Kıbrıs Rum yönetimi gibi, çözümsüzlük istiyorsunuz. İktidarınızla ilişkili suç patronlarını denetim altından kaçırmak için, Kıbrıs Türklerini tüm dünyadan tecrit etmeye devam ediyorsunuz. Bu, sizin milli davanız değil; cüzdanlarınız ve banka hesaplarınızın korunmasıdır. KKTC’yi ne kadar değersizleştirdiğinizi, o bölgedeki kirli para mekanizmalarınızla korumak amacıyla oluşturduğunuz politikalarla ortaya koyuyorsunuz. Dört Türk Cumhuriyeti, Güney Kıbrıs’ta büyükelçilik açtı, siz bir açıklama dahi yapmadınız. Eğer iddialarımıza itirazınız varsa, Kıbrıs davamıza leke süren bu konuların aydınlatılması için bir Meclis araştırma komisyonu kuralım. Aksi takdirde, Hakan Fidan’ı her fırsatta istifaya davet edeceğiz.”

“TBMM, MAHKEME DEĞİLDİR AMA MAHKEMELERE IŞIK OLUR”

AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, “Söz edilen iddialar konusunda bütün Bakanlarımız defalarca açıklamalarda bulundular. TBMM, mahkeme değildir. Amacımız, yargının görevini almak değil; suç duyurusunda bulunmak gerekiyor, mahkemeler gerekli incelemeleri yapacak. Kıbrıs’taki mahkemeler başta olmak üzere konu ile ilgili tüm araştırmalarını yapacaklardır. Eğer Türkiye ile ilgili bir iddia söz konusuysa, bu noktada da suç duyurusunda bulunulur. İddialar somut hale gelirse, yargı süreci devam eder.”” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ise, “Kuzey Kıbrıs bu durumdan zarar görüyor. Bu konuda bir araştırma yapılmaması, bizler için utanç verici bir durumdur. TBMM bir mahkeme değil ama Susurluk sonrası kurulan komisyon, bakanları ve askerleri dinlemişti. Meclis araştırma komisyonu kurulursa, bu konuların üzerine gidebiliriz. Mahkeme değildir ama mahkemelere ışık tutabilir.”” şeklinde konuştu.

reklam

YORUM YAP