

Ordu’nun mavi bayraklı plajlarında yaz sezonu öncesi hazırlıklar tamamlandı. Karadeniz’in doğal güzellikleri ile dikkat çeken kent, bu yaz da deniz keyfi yaşamak isteyenleri bekliyor.
10 Haziran’da başlayacak deniz sezonu ile birlikte Altınordu’da 2, Gülyalı’da ise 1 olmak üzere toplam 3 mavi bayraklı plaj halkın kullanımına sunulacak.
İl Kültür ve Turizm Müdürü Uğur Toparlak, Ordu’nun 120 kilometrelik kıyı şeridine sahip olduğunu belirterek, belgeli 37 plaj tesisinin güvenli şekilde hizmet verdiğini ifade etti. Toparlak, özellikle güvenlik önlemleri alınan alanlarda denize girilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Toparlak, Ordu’nun doğasıyla öne çıkan bir şehir olduğunu vurguladı ve şöyle konuştu:
“Ordu’nun Karadeniz illeri arasındaki rekabet gücü farkını söyleyebiliriz. Ordu çevre yolunu arkadan geçirmesiyle kıyılarını bozmadı ve doğallığıyla kalıyor. Bu kıyılarda çok güzel plajlar ve doğal alanlar var.”
Doğa turizmi açısından yayla ve şelalelerin de benzersiz güzellik sunduğunu aktaran Toparlak, şunları kaydetti:
“Bizim İçin Ayrıcalık”
“Bu görsellerin ve doğal güzelliklerin yanı sıra mavi bayraklı plaja sahip olmak da bizim için bir ayrıcalık. Doğu Karadeniz’deki şehirlerde şu anda mavi bayrak ödülü almış hiçbir plaj yok. Mevcut plajlarımızı koruyup, artırmak istiyoruz. Zira mavi bayrak plajı belgesi alabilecek pek çok kumsalımız var. Onları mavi bayrak kriterlerine hazırlayıp, Ordu’yu deniz turizmiyle buluşturmak istiyoruz.”
“494 Vatandaşımızı Hayata Bağladık”
Ordu Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanı Umut Alan, 10 Haziran-15 Eylül tarihleri arasında 23 plajda cankurtaranlık hizmeti sunacaklarını açıkladı.
Mavi bayraklı plajların özelliklerine değinen Alan, vatandaşların can ve mal güvenliği için plajlarda görev aldıklarını belirtti.
Alan, cankurtaran noktalarından denize girilmesinin önemine vurgu yaparak:
“Son 5 yılda Ordu Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığına bağlı Ordu Su Kazalarını Engelleme Merkezi (OSKEM) olarak 494 vatandaşımızı hayata bağladık. Görev yaptığımız yerlerde herhangi bir ölümlü vaka gerçekleşmedi. Önemli vakalar ise genellikle cankurtaran hizmeti verilmeyen alanlarda olmuştur.”
Ölümlü boğulma vakalarının çoğunlukla 0-25 yaş aralığında meydana geldiğini belirten Alan, ailelere çocuklarını dikkatle izlemelerini ve gerekli önlemleri almalarını önerdi.
Karadeniz’de yazın en büyük tehlikesinin rip akıntısı olduğuna dikkat çeken Alan, şu açıklamayı yaptı:
“Halk Dilinde ‘Deniz Çekti’ Denir”
“Rip akıntısı, sığ sulardan derin sulara doğru suyun çekilmesidir. Halk dilinde ‘deniz çekti’ olarak bilinir. İnsanlar rip akıntısını denizin dibe doğru çektiğini zanneder, oysa deniz sığ sulardan derin sulara doğru çeker. Bu durumda yüzen kişi panik yapabilir ve dalgaya yönelik yüzmeye çalışarak yorulabilir.”
Rip akıntısı durumlarında, akıntıya bir süre kendinizi bırakmanın ardından denize paralel yüzmenin gerektiğini ifade eden Alan:
“Denize Paralel Olarak Yüzmeliyiz”
“Akıntıya biraz kendimizi bıraktıktan sonra denize paralel yüzelim. Akıntıdan kurtulduğumuzda denize doğru yüzelim ve sakin kalalım. Yorulduğumuzu hissedersek elimizi kaldırarak yardım istemek önemlidir.”
“Daha Hızlı Müdahale, Daha Hızlı Sonuç”
Bu sezonda 23 plajda 100’e yakın cankurtaranın görev yapacağını belirten Alan, cankurtaranlara 5 jet ski, 3 zodyak bot ve diğer deniz araçlarının eşlik edeceğini açıkladı.
Alan, ayrıca 32 kişilik dalgıç ekiplerinin bulunduğunu söyleyerek:
“Sudaki herhangi bir arama kurtarma olayında ekiplerimiz anında harekete geçiyor. OSKEM istasyonumuzu sahile taşıdık; bu sayede merkezden gelecek bir aracın 5 dakikalık kaybını zodyak bot ve jet ski ile elimine ettik. Daha hızlı müdahale, daha hızlı sonuç sağlar.”
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler’in önderliğinde diğer birimlerin de sahil düzenlemeleri olmak üzere birçok çalışma yaptığını ifade eden Alan, uyarı tabelalarındaki QR kodu telefonla okutarak en yakın plaj konumuna ulaşmanın mümkün olduğunu ekledi.