Donald Trump’ın ABD’deki ikinci başkanlık döneminde uyguladığı politikalar, devlet gücünü kişisel servetini artırmak için kullanma eğilimini açıkça ortaya koyuyor. Kripto para piyasasında aktifleşen Trump ailesi, bu yeni dönemin yolsuzluk kültürünün sembolü haline geldi.
Geçtiğimiz ay Trump’ın düzenlediği gala etkinliğinde, en çok Trump kripto parası alan yatırımcı, 40 milyon dolarlık yatırımıyla Justin Sun oldu. Sun, daha önce 75 milyon dolarlık başka bir Trump kripto girişimine de yatırım yapmıştı. Trump’ın göreve başlamasının hemen ardından, Sun hakkında ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından yürütülen kripto para dolandırıcılığı davası askıya alındı.
9 Ayda 1 Milyar Dolar Kazandı
New York Times’ta yayımlanan bir makaleye göre, bu durum Trump’a finansal destek verenlerin devletten doğrudan fayda sağladığı sistemin nasıl işlediğini gözler önüne seriyor. Kripto para sektörü, bu yolsuzluk kültürünün en net göstergelerinden biri. Trump ailesi, yatırımcılardan aldığı komisyonlarla bu pazardan doğrudan gelir elde ediyor. Forbes’a göre, Trump son 9 ayda kripto para yatırımlarından tam 1 milyar dolar kazandı; bu miktar toplam servetinin altıda birine denk geliyor.
Oysa Trump, başkanlığının ilk döneminde kripto paralara karşı olumsuz bir tutum sergilemişti. Ancak maddi çıkarlar devreye girince bu tutum tamamen değişti. Adalet Bakanlığı, yasa dışı kripto işlemleri takip eden birimini kapattı, kripto yöneticilerine af çıkardı ve vergi kaçakçılığıyla ilgili düzenlemeleri askıya aldı.
Kripto Yatırımları ve Diplomasi İç İçe
Ortadoğu’da sürdürülen resmi diplomatik görüşmelerin arka planında Trump ailesi, bölgede milyarlarca dolarlık anlaşmalara imza atıyor. Trump Organizasyonu’nun Katar, Suudi Arabistan, Umman ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde toplam altı emlak projesi bulunuyor. Katar hükümetiyle yapılan bir anlaşma doğrultusunda milyonlarca dolarlık bir golf kulübü ve sahil villaları inşa edilmesi planlanıyor.
Trump, Katar’a özel bir Boeing 747-8 uçağı hediye edileceğini açıklayarak bu ilişkilerin karşılıklı “samimiyet” taşıdığını vurguladı.
Bağışların Karşılığı: Af, Ayrıcalık, Proje
Trump ailesine yakın iş insanlarının devlet tarafından özel muamele gördüğü birçok örnek mevcut:
- Trump Jr.’ın Washington’da kurduğu “Executive Branch” isimli özel kulübün üyelik ücreti 500 bin dolar olarak belirlendi. Kurucu üyeler arasında SEC tarafından dava edilen kripto girişimcileri Cameron ve Tyler Winklevoss kardeşler de bulunuyor.
- Vietnam hükümeti ile yapılan ticaret müzakereleri sürerken, Trump’ın mülk projeleri için özel izinler verildi.
- Sırbistan’da inşa edilecek bir Trump Oteli için kültürel miras alanının yıkımına sahte belgelerle izin verildi. Trump ailesine ait golf sahalarında düzenlenen turnuvalar için LIV Golf organizasyonu ödeme yaptı.
- “MAGA Inc.” isimli siyasi komiteye 1 milyon dolar bağışta bulunan Elizabeth Fago’nun oğlu, vergi suçlarından hüküm giymiş olmasına rağmen Trump tarafından affedildi.
- Trump’ın medya şirketlerine açtığı davalar, devlet baskısından çekinen şirketlerin milyon dolarlık tazminatlar ödemesiyle sonuçlandı. CBS’in bağlı olduğu Paramount, Trump’ın SkyDance birleşmesini engellemesinden korktuğu için 15 milyon doları gözden çıkardı.
- Amazon, Melania Trump hakkında çekilecek bir belgeselin hakları için 40 milyon dolar ödedi. Bu miktarın büyük kısmı doğrudan Melania Trump’a aktarılacak. Amazon’un savunma ihalelerine talip olması bu anlaşmayı dikkat çekici kılıyor.
Sistemsel Sorun, Yasal Boşluklarla Besleniyor
Trump’ın göreve geldiği ilk dönemde de benzer durumlar yaşanmıştı. Hükümet etkinliklerini kendi otellerinde düzenlemesi ve yabancı hükümetlerle ticari ilişkilerinin sürdürülmesi anayasal etik kuralları aşındırıyordu. Ancak bu yeni dönem, öncekilerin yalnızca bir “prova” olduğunu gösteriyor.
Özellikle yabancı hükümetlerin doğrudan seçim kampanyalarına bağış yapması yasak. Ancak Trump ailesinin yönettiği kripto fonlarına ya da özel kulüplere yapılan ödemeler bu yasağın dışında kalıyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nin Trump’ın kripto projesine 2 milyar dolar yatırması, Çin bağlantılı küçük bir teknoloji şirketinin 300 milyon dolarlık “memecoin” alımı yapması buna örnek teşkil ediyor.
Cumhuriyetçilerin Sessizliği Dikkat Çekiyor
Tüm bu gelişmelere rağmen Trump’ı denetleme görevi bulunan Cumhuriyetçi Parti üyelerinin sessiz kalması dikkat çekiyor. Geçmişte Demokrat Parti içindeki etik sorunları yüksek sesle eleştiren Cumhuriyetçilerin, Trump söz konusu olduğunda kayıtsız kalması, yolsuzluk kültürünün partilerüstü bir sorun haline geldiğini gösteriyor.
Warning: Undefined array key "basin_ilanno" in /home/karsimedyacom/public_html/wp-content/themes/theHaberV8/thewp/single_resmiilanlar.php on line 54