Muğla’nın Fethiye ilçesinde ikamet eden Nazlı Zeynep A. ve B.C.A., 2021 yılında ayrılıp karşılıklı olarak boşanma davası açtı.
Boşanma süreci devam ederken, mahkeme önce çocukları S.D.A.’nın geçici velayetini anne Nazlı Zeynep A.’ya, ardından da baba B.C.A.’ya verdi. Fethiye 1’inci Aile Mahkemesi, 20 Aralık 2024 tarihinde yapılacak duruşmada çocuğun mahkeme huzurunda dinlenmesine karar verirken, 6 Şubat 2025’te geçici velayeti tekrar anneye vermiştir.
Baba B.C.A. için aylık 2 kez kızıyla görüşme hakkı tanındı. Fethiye Sosyal Hizmet Merkezi Müdürlüğü tarafından 13 Şubat’ta hazırlanan sosyal inceleme raporunda, çocuğun kendini net bir şekilde ifade ettiği ve yaşadığı bazı olaylar nedeniyle babasına gitmek istemediği bilgisi yer aldı.
Raporun sonuç kısmında, baba B.C.A.’nın kızıyla sosyal hizmet uzmanı veya pedagog eşliğinde görüşmesinin çocuğun menfaatine olacağı belirtildi.
Nazlı Zeynep A., Ramazan Bayramı’nın 2. gününde, Fethiye Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü tarafından belirlenen görüşme yerine kızını 43 dakika geç götürdüğü için 3 günlük ‘zorlama hapis’ cezasına çarptırıldı.
Anne, kızını avukatına teslim edip cezaevine girerek cezasını çekti. 30 Mayıs’ta Fethiye 1’inci Aile Mahkemesi’nde görülen son duruşmada, S.D.A.’nın mahkeme huzurunda dinlenmesi yönündeki karar kaldırıldı.
Çiftin boşanmasına karar verildi ve çocuğun velayetinin baba B.C.A.’ya verilmesi kararlaştırıldı. Boşanma davası sürecinde küçük kızın velayeti 4. kez değişti.
‘Mahkemeye Defalarca Başvurdum’
Nazlı Zeynep A., kızını gözyaşları içinde teslim ederken, karara itiraz edeceğini açıkladı. Kızının babasıyla görüşmek istemediğini savunan Nazlı Zeynep A., şu şekilde konuştu:
“Tam 4 yıldır, kızım 3,5-4 yaşından beri mahkemeye defalarca başvurduk, çocuğumu dinlemeleri için. Mahkemeye, kızımın kendini çok iyi ifade ettiğini bildirdim. Çocuğum ısrarla kendisini anlatmak istiyor.
Ancak tıpkı soruşturmada olduğu gibi çocuğum susturulmuş. Biz çocuğumun dinlenmesi durumunda tüm gerçekliklerin ortaya çıkacağına ve yasal süreçlerin sağlıkla ilerleyeceğine inanıyorduk. Ancak mahkeme kızımı dinlemeden karar verdi. İtirazımız için hemen adımlar attık.
Şu an iki ayrı bakanlığa başvurmuş durumdayız. Aynı zamanda itiraz sürecimiz de başlıyor. Söz konusu itiraz işlemleri sonuçlanana kadar en azından çocuğumun korunması adına sosyal hizmetlerin çocuğumu almasını rica ediyorum. Çocuğumun güvenli bir ortamda olduğundan emin olmaya ihtiyacım var.”
Nazlı Zeynep A. ayrıca, baba B.C.A. hakkında 2021 yılından beri ‘Sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı’, ‘Çocuğun cinsel istismarı’, ’12 yaşından küçük mağdurların cinsel istismarı’ suçlarından farklı soruşturmalar yürütüldüğünü, fakat yeterli delil ve emare bulunmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlar verildiğini öne sürdü.
‘İstinaf Mahkemesine İtirazımızı Yapacağız’
Nazlı Zeynep A.’nın avukatı Meltem Banko, şu ayrıntıları paylaştı:
“Bu durum, hem iç hukukumuz hem de uluslararası hukukun prensiplerine aykırı bir süreç. Dolayısıyla burada çocuğun psikolojisi ve iradesi göz önünde bulundurulmadan mahkeme karar verdi. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, hangi koşullarda bir çocuğun velayeti annenin yerine babaya verilebilir?
Burada annenin hayasız yaşam sürmesi, yeni bir evlilik yapması veya çocuğuna şiddet uygulaması gibi başlıklar sayılabilir. Ancak bunların hiçbiri bu somut olayda mevcut değil. Yani cinsel istismardan soruşturma geçiren biriyle bu kolayca velayet verilemez.
Uzman görüşlerine göre, çocuğun babasıyla yatılı kalmaması gerektiği belirtiliyor. Bu 4. kez velayetin değişmesi durumu karşısında elbette ki istinaf mahkemesine başvuracağız; fakat şu anda bu ara dönemde çocuk son derece yıprandı ve yıpranmaya devam ediyor. Biz uzman desteği talep ediyoruz, uzmanları çağırıyoruz.”
