Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’na yönelik yürütülen soruşturmayı tamamladı. İddianame, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat gibi isimlerin de aralarında bulunduğu 12 kişi için hazırlandı.
İddianamede, sanıklar hakkında “Siyasi Partiler Kanunu’na muhalefet” suçlamasıyla 3 yıla kadar hapis cezası talep edilirken aynı zamanda siyaset yasağı da istendi.
Kurultayda “Oy Hilesi” ve “İrade Fesadı” İddiaları
İddianamede, kurultayda Özgür Özel lehine oy kullanmaları için bazı delegelere para, görev sözü, iş fırsatı ve market kartı gibi menfaatlerin sağlandığı öne sürüldü. Ayrıca, delegelere oylarının fotoğraflarını çekip göndermeleri talimatı verildiği ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun çekildiği hakkında yanıltıcı bilgiler verildiği kaydedildi.
Kılıçdaroğlu “Mağdur”, Lütfü Savaş “Müşteki”
İddianamede, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “mağdur” olarak, eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise “müşteki” olarak belirtildi. Kılıçdaroğlu’nun savcılığa ifade vermediği, Savaş’ın ise şikayette bulunduğu ifade edildi.
İmamoğlu’nun Detaylı Savunma Yapmadığı Belirtildi
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kurultayda “Divan Başkanı” olarak görev üstlendiği vurgulanan iddianamede, İmamoğlu’nun organizasyonda etkin bir rol oynadığı ve diğer sanıklarla işbirliği yaptığı iddia edildi. 2 Mayıs 2025’te ifadesi alınan İmamoğlu’nun genel bir savunmada bulunduğu ve suçlamaları reddettiği belirtildi.
Şüpheliler Hakkında Ayrı Soruşturmalar da Yürütülüyor
İddianamede, 28. dönem milletvekilleri ve bazı diğer şüphelilere yönelik bağımsız dosyaların oluşturulduğu ve ayrı soruşturmaların devam ettiği bilgisi yer aldı.
Savcılık: “Delegelerin İradeleri Fesada Uğratıldı”
Delil değerlendirme kısmında, MASAK raporu, sosyal güvenlik ve tapu kayıtları, YSK yazışmaları ve diğer belgelerin incelendiği, şüphelilerin kurultayda Özgür Özel’in kazanmasını sağlamak amacıyla sistematik bir eylem gerçekleştirdikleri iddia edildi. Bu eylemlerin kurultay delegelerinin iradesini etkilediği ifade edildi.
Savcılık, bu eylemlerin cezalandırılmasını ve Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesi uyarınca siyasi yasak uygulanmasını talep etti.
