Fransa’da 131 Yıl Sonra Gelen Adalet

Yayınlanma Tarihi :

Fransız yazar Emile Zola’nın “Suçluyorum” adlı eserinin kaleme alınmasına, Yahudi subay Alfred Dreyfus’a yönelik casusluk suçlaması zemin oluşturmuştu.

1894 yılında, Almanya’nın Paris büyükelçiliğinde Fransa ile ilgili gizli belgelerin bulunduğu yırtık bir doküman tespit edildi. Bu belge, askeri bilgilerin Almanlara sızdırıldığını gösteriyordu.

O dönemde ordu içinde artan antisemitizm etkisiyle bazı komutanlar, Yahudi kökenli 36 yaşındaki Alfred Dreyfus’u hedef almayı seçtiler.

Herhangi bir delil olmaksızın Dreyfus, vatana ihanetle suçlandı; rütbeleri bir törenle alındı, ömür boyu hapse mahkum edildi ve Fransız Guyanası’ndaki ünlü Şeytan Adası’na sürgüne gönderildi.

VE ZOLA ‘SUÇLUYORUM’U YAZDI

Dreyfus hapisteyken, davanın etrafında büyük toplumsal tartışmalar meydana geldi. Ünlü yazar Emile Zola, 1898 yılında kaleme aldığı “Suçluyorum” isimli açık mektubuyla hükümeti antisemitizm ve haksızlıkla suçladı.

Zola'nın Suçluyorum Mektubu Görseli

Toplum, Dreyfus’un masumiyetine inananlar ve inanmayanlar şeklinde ikiye bölündü.

GERÇEK SUÇLU ORTAYA ÇIKTI AMA…

Yıllar sonra gerçekleştirilen incelemelerde gerçek suçlunun Ferdinand Walsin Esterhazy adında farklı bir subay olduğu belirlenmişti. Ancak ordu, bu kanıtları göz ardı edip, el yazısı analizi yapan istihbarat başkanını görevden alarak bir yıllığına hapse gönderdi. Böylece Esterhazy’nin aklanması sağlandı.

1899 yılında yeniden yargılanan Dreyfus, tekrar suçlu bulunmasına karşın bu sefer 10 yıl hapse mahkum edildi. Beraat süreci ise 1906 yılını buldu. Dreyfus, sonrasında orduya binbaşı rütbesiyle geri döndü ve Birinci Dünya Savaşı’nda görev aldı. 1935 yılında 75 yaşındayken hayata veda etti.

MECLİSTE GÜNDEM DREYFUS’U TUĞGENERALLİĞE YÜKSELTMEK

Eski Başbakan Gabriel Attal, geçen yıl Dreyfus’un “tuğgeneral” rütbesine terfi ettirilmesi için bir yasa önerdi. Bu teklif, Fransız Meclisi’nde oybirliğiyle kabul edildi.

Gabriel Attal
Gabriel Attal

Attal, o dönemde yaptığı açıklamada bu adımın Dreyfus’un onurunun iade edilmesi, cumhuriyete bağlılığının tanınması ve antisemitizme karşı duruş sergilemek amacı taşıdığını dile getirdi.

Macron’un partisinden Charles Sitzenstuhl, yasanın “bir adaletsizliği düzeltmek için eşsiz bir hukuki çaba” olduğunu belirtti.

Ayrıca tasarıda Dreyfus’un, Fransa’nın en saygın kişilerine ayrılmış anıt mezar olan Pantheon’a defnedilmesi önerilmiş durumda.

Şimdi yasa raporu Senato’da görüşülmek üzere beklemekte.

Basın No:
Warning: Undefined array key "basin_ilanno" in /home/karsimedyacom/public_html/wp-content/themes/theHaberV8/thewp/single_resmiilanlar.php on line 54