reklam
reklam
DOLAR39,2877% 0
EURO44,8887% -0.16
STERLIN53,2143% -0.22
FRANG47,8657% -0.17
ALTIN4.245,51% 0,21
BITCOIN103.453,95-0.994
reklam

‘Sen hayırdır lan!’

Yayınlanma Tarihi : Google News
‘Sen hayırdır lan!’
reklam

Sosyal medyada Cumhur İttifakı’na destek veren Avukat Burak Bekiroğlu, “Sen hayırdır lan!” ifadesini muhalefet tarafına karşı sayısız kez kullanmıştır.

Örneğin, Sinan Ateş Davası’nda Ayşe Ateş’e…

CHP lideri Özgür Özel’e, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’na…

Ya da İBB soruşturmasında Ekrem İmamoğlu’na karşı…

Aynı ifadeyi Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a yönelttiğinde ise 24 saat içinde tutuklandı.

Tunç’un HSK zaferi

Bekiroğlu’nun tutuklanması, yargıdaki güç mücadelesi ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSK) seçimleri ile bağlantılıdır.

Bakan Tunç, İstanbul Grubu ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek, HSK’da kontrol sahibi olabilmek için yoğun bir çaba sarf etti.

Sonuçta kazanan Tunç oldu.

“AK Parti hükümetlerinin en güçlü Adalet Bakanı” olarak adlandırıldığı Tunç, İstanbul Grubu’nun tercih ettiği Halil Koç ve Mehmet Akif Ekinci’nin kurula girmesini son anda engelleyerek, HSK’da önemli bir yere sahip oldu.

Hac yolunda telefon

Bekiroğlu, sosyal medya platformu X’te Bakan Tunç ile avukat kardeşi Yahya’ya eleştirilerde bulunurken, HSK seçimlerinde karşıdan hareket etme motivasyonuyla hareket etmiş olabilir mi?

Evet, bu mümkündür.

Ancak Tunç kardeşlerle ilgili gizli bir bilgi ifşa etmiyordu.

Birçok televizyon programında ve köşe yazılarımda belirttiğim gerçeği yinelemişti.

Olay ise şu şekilde: Avukat Yahya Tunç’un 1454 kez ByLock kullandığı, FETÖ’cü dernekte yönetici olduğu, yurt dışı gezilerine katıldığı ve Bank Asya’da hesabı bulunduğu iddia ediliyordu. Ancak bakan ağabeyi sayesinde yargıdan kurtulmuştu.

Yanlış mı?

Elhak, doğru!

Eleştirilerin içeriden geldiği için Tunç’un hiddetlendiği ve hac yolculuğuna çıkmadan kısa süre önce “Gereğini yapın” dediği öne sürülüyor.

Bekiroğlu, 31 Mayıs’ta gerçekleştirilen İBB soruşturmasının beşinci dalgasını destekleyen paylaşımlar yaparken…

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı da o dakikalarda Bekiroğlu hakkında iftira ve kamu görevlisine hakaretten gözaltı kararı çıkartıyordu.

Kaçma şüphesi olmamasına rağmen evinde gözaltına alındı.

Bakan Tunç, hem Anadolu’ya hem de Akın Gürlek’in yönetimindeki İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na “Patron benim” demiş oldu.

Kime ‘Sen hayırdır lan’ dedin

Bereketli düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde Bekiroğlu’nun paylaşımları soruldu.

Örneğin:

“Cumhurbaşkanı’nın kendilerine tanıdığı makamın gücünü kötüye kullanarak, FETÖ derneklerinde üye/yönetici olanları referans gösteren bürokratlar var. Bak, seni uyarıyorum. Ben FETÖ denildiğinde beynime kan gidenlerdenim. Senin o makamını, plan projelerini de yolunu da yemem. Sen hayırdırrrrrr lan!’ şeklindeki paylaşımda kastettiği bürokratlar kimdir?”

Kastetse ne olur, kastetmese ne…

Suç mu?

Diğer bir soru ise şöyleydi:

“Bakanmış, benim senin gibi bir bakanım olamaz, sözlerinden kastettiğiniz bakan kimdir?”

Diyelim ki, Bakan Tunç’u kast ediyor.

N’olacak?

Bekiroğlu, ifadesinde şöyle belirtiyor:

“Yahya Tunç hakkında soruşturma yürütüldüğüne ve ByLock görüşmesi olmasına rağmen ceza verilmediğine dair çıkan haberlerde Adalet Bakanı’na verdiğim tepkidir.”

Tanıdık savcı

Bakan Tunç ile kardeşine “Sen hayırdır lan” dediği için; muhalif bir gazeteci, hukukçu, siyasetçi veya sosyal medya kullanıcısının her gün maruz kaldığı yargı sürecini Bekiroğlu da yaşadı.

AK Parti’den milletvekili adayı olan bir avukatın Gezi Parkı Davası’na bakan mahkemeye üye olarak atanması skandalıyla karşılaştı.

Savcısı, avukatlıktan gelmeydi ve AK Parti Sultanbeyli Kurucu İlçe Başkanıydı.

2014 yılında AK Parti’den ilçe belediye başkan adayı olmuştu.

Bakan Tunç, komşu Pendik’in kurucu ilçe başkanıydı.

Tunç ve Bekiroğlu’nun savcısı o günlerden tanışıyor olabilir.

Bekiroğlu’na göre savcı, Bakan Tunç’un kardeşi Yahya ile de arkadaş.

Bekiroğlu, şunları ekliyor:

“Savcıya daha önceden kendisini tanıdığımı söyledim. Yahya bey ile arkadaş olduğunu kendisi belirtti.”

Bekiroğlu, “Ben baskının farkındayım. Yazdıklarım Yılmaz beyin canını sıkmıştır. Bu nedenle burada olduğumun bilincindeyim” diyerek, adliyenin baskı altında olduğunu iddia ediyor.

‘Lan’ suçu

Bir muhalif için ne kadar tanıdık sözler değil mi?

Ancak Bekiroğlu, oldukça şaşırmıştı.

Çünkü Ümit Özdağ ‘tarifesini’ Bekiroğlu’na da uyguladılar.

Bu durumda iftira ve hakaret suçlaması tutuklanmasına yetmez diye halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunu ekleyip İstanbul Anadolu 9. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk ettiler.

Bekiroğlu, “23 yıllık avukatım, böyle bir iftira suçu daha önce görmedim!” dedi.

İşitenler varsa diye hukuku hatırlattı.

“X’lerim birleştirilerek, suç uydurulmuştur. ‘Lan’ mı hakaret? Bu suçla ilk kez karşılaşıyorum. Bakan, eleştiriye katlanmalıdır.”

Bekiroğlu, belki de bilmiyor olabilir.

“Lan” ifadesi, kim tarafından ve kime karşı söylendiğine göre bir eylem olarak değerlendirilmektedir.

Örneğin, Bağımsız Türkiye Partisi lideri Hüseyin Baş, Erdoğan’a “Lan” dediği için yargılanıyor.

İkinci ‘Lan’ sanığı da görülüyor ki Bekiroğlu olacak.

İmamoğlu’nun hesabını kapattırdı

Bekiroğlu, halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve iftiradan dolayı tutuklandı.

Neyse ki, ‘insaflı’ davrandılar.

Silivri yerine Maltepe Cezaevi’ne götürüldü.

İmamoğlu’nun sosyal medya hesaplarının kapatılmasına önayak olan Bekiroğlu’nun Tunç ile ilgili paylaşımlarına erişim engeli getirildi.

Cezaevindeki ilk sabahında 10. Yargı Paketi onaylandı.

Bakan Tunç, oldukça mutluydu:

“Vatandaşlarımızın adalete olan güvenini en üst seviyeye çıkaracak, Türkiye Yüzyılı’nı Adaletin Yüzyılı yapacağız.”

reklam

YORUM YAP