İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun 23 Mart’ta tutuklanması, geniş çaplı tepkilere yol açtı. Türkiye genelinde birçok bölgede protestolar düzenlendi ve çok sayıda vatandaş, sosyal medyada İmamoğlu’nun tutuklanmasını kınayan mesajlar paylaştı. Eylemler ve paylaşımlar sebebiyle yüzlerce kişi hakkında yasal işlem yapıldı. 27 yaşındaki Aykut Giden de sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlar dolayısıyla “halkı kin ve düşmanlığa aleni olarak tahrik etmek kastıyla hareket etmek” suçlamasıyla 27 Mart’ta tutuklandı.
PAYLAŞIMLAR KAMU GÜVENLİĞİ AÇISINDAN TEHLİKE GÖRÜLDÜ
Konuya ilişkin hazırlanan iddianamede, Giden’in “Hiçbir diktatörlük sandıkla gitmez. Halkı kandırmaya gerek yok. Halk sokağa 81 ilde indiği zaman bu iş bitmiştir demektir”, “Anayasal haklar gereği sokak diyen kazanır”, “Tek yol sokak”, “Tek demokratik yol sokak” gibi paylaşımlarda bulunduğu vurgulanarak, bu paylaşımların kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlike yarattığı belirtildi.
‘40 KİŞİLİK KOĞUŞTA 70 KİŞİ KALIYOR’
Avukat Emre Adıyaman, aynı hesabın farklı içerikler nedeniyle Giden hakkında 2022 yılından bu yana çeşitli yargılamaların yürütüldüğünü, ayrıca Kilis ve Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılıklarında yürütülen soruşturmalarda Giden hakkında kovuşturmaya yer yoktur kararı verildiğini ifade etti. Giden’in tutukluluk haliyle ilgili olarak Adıyaman, “Tutuklandığı dosyada el konulan cep telefonunun incelemesi 10 Nisan’da tamamlandı. Ancak herhangi bir suç unsuru tespit edilemedi. Tutuklu müvekkilime isnat edilen hesap paylaşıma devam ediyor. Yargılamaya konu paylaşımlarda ise herhangi bir suç unsuru bulunmuyor. Farklı zamanlarda ‘demokratik’ ve ‘anayasal haklar’ vurgusu yapılarak sokağın tek çözüm yolu olduğu belirtilmiş. Ancak müvekkilim tüm bunlara rağmen serbest bırakılmadığı gibi hakkında konutunu terk etmeme tedbiri bile uygulanmıyor. Hesabın müvekkilime ait olduğunu iddia eden bir sanal devriye raporunun bahane edilmesi ise sadece ‘iltisaklı kurumlardan edinilen istihbari bilgiler’ ifadesini barındırıyor. Bu bilgilerin ne olduğu ve nasıl elde edildiği açıklanmamış. Eğer böyle bir rapor hukuki olarak delil kabul edilirse, sosyal medya hesabının herhangi bir kişiye ait olduğunu iddia etmek ve hatta tutuklamak mümkün hale geliyor. Konunun hukuki boyutu yanında insani tarafı da var. Müvekkilim kronik astım hastası ve ilaç tedarikinde sorun yaşıyor. Bazı koğuşlar sigara içmeyenlere ayrıldığı için, bazı koğuşlarda sigara içilebiliyor. Ancak müvekkilim özel sağlık durumuna rağmen sigarasız koğuşta değil, sigaralı koğuşta tutuluyor. 40 kişilik kapasiteye sahip koğuşta yaklaşık 70 kişi yer alıyor ve müvekkilim yerde yatanlardan biri. Koğuşta güvenlik sebebiyle 24 saat ışık yanıyor, bu da sağlıklı uyku uyumayı engelliyor. Tüm bu hukuki ve insani boyutları yargılamanın her aşamasında yazılı ve sözlü olarak dile getirdik, ancak müvekkilimin tutukluluğu haksız bir şekilde sürdürülüyor” dedi.
İHD’den hapishane hak ihlalleri raporu: Din kursuna katılmadığı için tahliye engellendi
