Suudi Arabistan’ın kuzeybatısındaki bir şehirde, siyah abaya giymiş genç bir kadının bir binanın ikinci katındaki pencere pervazına çıktığı görüntü sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Videonun devamında, kadının bir vinç ile bir grup erkek tarafından aşağıya indirildiği görüldü.
Kadının kim olduğu henüz bilinmese de, Dar El Reaya olarak adlandırılan gizli “kadın bakım evlerinden” birinden kaçmaya çalıştığı düşünülüyor.
Bu bakım evleri, aileleri ya da eşleri tarafından “itaatsizlik, evlilik dışı ilişki veya izinsiz ev çıkma” gibi sebeplerle toplumdan dışlanan kadınların zorla bırakıldığı alanlar.
Suudi yetkililer bu yerleri “rehabilitasyon merkezi” olarak tanımlasa da, içeride bulunan kadınlar ve aktivistler buraları “cehennemi andıran hapishaneler” olarak nitelendiriyor.
Kırbaçlanıyorlar, Dış Dünyayla İletişimleri Kesiliyor
İngiliz gazetesi The Guardian, bu bakım evlerinin iç yapısı hakkında son altı ayda birçok kadınla görüşmeler yaptı. Haftalık olarak uygulanan kırbaçlama, zorunlu din eğitimi, dış dünya ile iletişimin kesilmesi ve ziyaret yasakları gibi durumların yaşandığı bu merkezlerde, çeşitli intihar ve intihara teşebbüs vakaları olduğu bildirilmekte.

Ailelerinin ya da erkek vasilerinin izni olmadan ayrılmalarına izin verilmediği için kadınların bazen yıllarca bu merkezde kapalı tutulduğu da belirtiliyor.
Suudi Arabistan, “Vizyon 2030” projeleri kapsamında birçok reform yaptığını iddia etse de, kadınlar kendilerine tanınan hakların ve özgürlüklerin yetersiz olduğunu vurguluyor. Aktivistler, bu bakım evlerinin uluslararası düzeyde daha az bilindiğini ve kadınları kontrol etme ile cezalandırma aracı olarak kullanıldığını ifade ediyor.
Başka Bir Kadınla Yalnız Kalmak da Suç
Suudi yetkililer, 1960’larda “çeşitli suçlamalarla karşılaşan kadınlar için sığınma” amacıyla kurulan bakım merkezlerinin, psikiyatristlerin desteği ile “kadın mahkumları rehabilite etmek” için kullanıldığını öne sürüyor.
Fakat The Guardian’ın tanıklara dayandırdığı haberine göre, merkeze gelen kadınlara rızaları dışında çıplak arama, bekâret testi ve yatıştırıcı ilaçlarla uyutma gibi işlemler uygulanıyor. Ayrıca kadınlara içeride sadece numaralarıyla hitap ediliyor.
Gazeteye konuşan bir Suudi kadın, “Kızlardan biri aile isminden bahsederse kırbaç yiyor. Dua etmezlerse kırbaç yiyorlar. Başka bir kadınla yalnız kalırlarsa hem kırbaç yiyorlar hem de lezbiyenlikle suçlanıyorlar” şeklinde bilgi veriyor.

Kimi kadınlar aileleri tarafından Dar El Reaya’ya gönderilmekle tehdit edildiklerini belirtiyor. Örneğin, şu anda sürgünde olan 38 yaşındaki Yahia, “Babam cinsel istismarına boyun eğmezsem beni oraya göndermekle tehdit ediyordu” diyerek bu korkunç durumla 13 yaşından beri karşı karşıya kaldığını aktarıyor.
‘Başına Daha Kötüsü Gelmediğine Şükret’
Diğer yandan, 25 yaşındaki Amina, babası tarafından dövüldükten sonra Bureyde’deki bir “bakım” evine sığındığını ifade ediyor. Merkezdeki personelin “soğuk ve yardım etmeye hiç açık olmadığını” vurgulayan Amina, “Diğer kızların evlere zincirlendiğini söyleyerek benim yaşadıklarımı küçümsediler ve Allah’a başıma daha kötüsü gelmediği için şükretmemi söylediler” şeklinde açıklama yapıyor.
Merkezdeki yetkililerin ertesi gün babasını çağırdığını belirten Amina, “İkimize de ‘şartlarımızı’ yazmamızı istediler. Ben dövülmemek, evlenmeye zorlanmamak ve çalışmama izin verilmesini yazdım. Babamsa herkese saygı göstermemi, evden izinsiz çıkmamamı ve yanımda hep bir erkeğin olmasını yazdı” dedi.
Korkusundan şartları kabul etmek zorunda kaldığını belirten Amina, eve döndüğünde dayakların devam ettiğini ve nihayetinde ülkeden ayrılmak zorunda kaldığını kaydetti.
Erkekler Kurumlar Hakkında Ne Düşünüyor?
2022 yılında ülkeyi terk etmek zorunda kalmış olan Fawzia al-Otaibi, gazeteye verdiği demeçte bazı Suudi erkeklerin kadınların bu merkezlere konmayı hak ettiğini ve “hükümetin onlara sığınacakları bir yer sağladığı için şükretmeleri gerektiğini” söylediklerini belirtiyor.
Sürgündeki başka bir aktivist de, “Kendilerine zarar vermeyen ve saklamayan iyi ailelere sahip kadınlar da mevcut. Ancak çoğu kadın sıkı kısıtlamalar altında yaşıyor ve çektiği eziyetlere sessizce katlanıyorlar. Devlet bu kurumlarla o eziyetleri destekliyor. Bu kurumlar yalnızca kadınları ayrıştırmak için var. Neden Suudi yetkililer kadınların açık kalmasına izin vermiyor?” ifadelerini kullanıyor.
Warning: Undefined array key "basin_ilanno" in /home/karsimedyacom/public_html/wp-content/themes/theHaberV8/thewp/single_resmiilanlar.php on line 54