İLKE ÇITIR / NEFES
8 Şubat 2025 gecesi, saat 03:00’te İstanbul’un Ataşehir ilçesinde otoyolda seyir halinde olan bir araç, yağış nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybederek önce bariyerlere, ardından başka bir araca çarptı.
Evlerine dönen Tonay Erol ve Ece Hazal Erol çifti, kazaya tanık olup yardım etmek için araçlarını güvenlik şeridine çekti ve dörtlüleri yaktıktan sonra araçtan indi.
Ece Hazal Erol, yaralı S.A. adlı kadının yanına giderek öncelikle sağlığını kontrol etti ve güvenli bir şekilde sağ şeride taşıyarak yanında beklemeye başladı. Eşi ise kazaya karışan diğer aracın içindeki kişiyle ilgilenmeye yöneldi.
Bu esnada, Ömer Faruk Çelik’in (29) kullandığı araç hızla gelerek, fren yapmadan sağ şeritte bekleyen Ece Hazal Erol ve yaralı kadına çarptı.
Erol (33) olay yerinde yaşamını yitirirken, kurtardığı kadın yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Çelik, ifadesinde hız sınırını aşıp 110 km hızla seyrettiğini kabul etti.
TAHLİYE EDİLDİ
Yargılama sürecinde Erol’un yardım ettiği S.A., şikayetinden vazgeçince dosya ağır ceza yerine basit taksir kapsamına alındı. Çelik’e ‘taksirle adam öldürme’ suçundan 5 yıl hapis cezası verildi.
Sabıka kaydının olmaması ve iyi hal indirimi gibi sebeplerle cezası 4 yıl 2 aya indirildi. Verilen ceza, yurt dışı çıkış yasağı tedbiriyle infaz sürecine bağlanmadan tahliye ile sonuçlandı.
Son on yılda Türkiye’de trafik kazalarında toplam 62 bin 762 kişi hayatını kaybetti. Her bir ölüm, istatistiklerde bir rakama karşılık geliyor.
Ancak hayata veda eden her kişi, geride büyük bir acı bırakıyor. Anneler, babalar, eşler ve çocuklar, bir daha hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı bir yaşamla yüzleşmek zorunda kalıyor. İşte o ailelerden biri de artık Ece Hazal Erol’un ailesi.
Bir kazazedeye yardım ederken hayatını kaybeden evladının kaybı sonrası Erol ailesinin acısı, Çelik’in aldığı ceza ile daha da derinleşti.
TRAFİK TERÖRÜ BİTSİN
Aile, “Gece üçte, yağmurlu bir yolda, hız sınırını aşarak hareket etmek ve bunun sonucunda bir insanın ölümüne sebep olmak ‘basit bir kaza’ olarak nitelendirilemez. Bu, bir taksir değil; ağır bir sorumsuzluk sonucudur.” sözleriyle tepkilerini dile getirdi.
“Bu olayda Ece’nin suçu sadece yardım etmekti. Onun ölümü bir ‘trafik kazası’ değil, kuralları yok saymanın yol açtığı bir cinayettir. Biz Ece’nin sesi olacağız. Bu ülkede bir daha hiçbir duyarlı vatandaş, yardım ettiği için hayatını kaybetmemeli.
Adaletin sadece mahkemelerde değil, vicdanlarda da bulunması için sesimizi yükselteceğiz. Bu ülkenin yollarında, ölümlerin cezasız kalmaması için adalet talep ediyoruz. Ve bu adalet sağlanana kadar susmayacağız. Trafik terörünün son bulması için taksirle işlenen trafik cinayetlerine dair yasal düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesini sağlamak için mücadele edeceğiz. Ece’nin hayatı bir istatistik olmasın, değişimin başlangıcı olsun.”
