

Eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın kızı Fatma Zehra Kınık Demir, 17 yaşındaki Batın Barlasçeki’nin ölümüne neden olduğu iddiasıyla yargılandığı davada savcının mütalaasını sundu.
İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşen duruşmada, sanığın “taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 2 ila 15 yıl hapis cezası alması talep edildi.

Birgün’den İsmail Arı’nın haberine göre; savcılık mütalaasında, olayla ilgili tüm delillerin değerlendirildiği ve şu ifadelere yer verildiği belirtildi:
“Alınan savunmalar, katılan beyanları, tanık beyanı, mağdur beyanları, doktor raporları, trafik kaza tespit tutanağı, görüntü inceleme tutanağı, ölü muayene tutanağı, otopsi raporu, bilirkişi heyet raporu, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi raporu ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında sanık Fatma Zehra Kınık Demir’in asli kusuru ile taksirle bir kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olduğu anlaşılmakta…”

Oğlunun kaybıyla adalet arayışını sürdüren Batın Barlasçeki’nin annesi Hasret Doğan, sosyal medya üzerinden 318 gün boyunca oğlunun ölümünü ifade ederek şunları söyledi:
“318 gün geçti ve bir yıl olmasına 47 gün var. Oğlumun benden gideli, daha doğrusu ‘koparılalı’ 318 gün oldu. 318 gündür her gün ölüp ölüp diriliyorum. Ayrıca; bu şahıslar canım oğlumu hayattan kopardığıyla yetinmeyip, her duruşmada vicdanın asla kabul etmeyeceği şekilde, oğlumu dahi suçladılar. Benim çocuğumu düşerken arkadaşına sarılamadığı için suçladılar… Adalet hâlâ sağlanmadı! Hâlâ ailesiyle geziyor, birlikte kahvaltı yapıyor, mitinglere gidip aile fotoğrafı paylaşıyorlar. Üstelik benim ailemi yok etmiş olmalarına rağmen”
“Bu ne demek anlayabiliyor musunuz? Benim biricik oğlum Batın’ım gitti” diyerek, açıklamasına devam eden Doğan, şöyle konuştu:
“318 gündür şaka, rüya, kâbus olmasını diledim durdum… Ne şaka ne de rüya! Benim oğlum trafik kurallarını hiçe sayan biri yüzünden hayatını kaybetti ve bunun sorumlusu Zehra Kınık bir gün bile içeri alınmadı. Tutuksuz yargılanmaya devam ediyor! Söyleyeceklerim bu kadar.”
Anne Barlasçeki, Kınık ailesinin kendisine kan parası teklif ettiğini öne sürdü ve bunu reddettiğini ifade etti.
NELER OLMUŞTU? KINIK DEMİR İFADESİNDE NE DEMİŞTİ?
İstanbul Beykoz’da 9 Temmuz 2024’te meydana gelen trafik kazasında Kerem Kınık’ın kızı Fatma Zehra Kınık Demir’in kullandığı otomobil, bir motosiklete çarptı. Kazada 17 yaşındaki Batın Barlasçeki hayatını kaybederken, motosikletteki diğer yolcu ile birlikte iki yaya da yaralandı.
Kazanın ardından gözaltına alınan Kınık Demir, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bilirkişi raporunda sürücünün kazada “asli ve yüzde 100 kusurlu” olduğuna yer verildi. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Kınık Demir hakkında “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçlamasıyla 2 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.
Kınık Demir, 10 Şubat’ta yurt dışı yasağının kaldırılması talebiyle mahkemeye başvurdu. BirGün’den İsmail Arı’nın haberine göre, dilekçede “Hiçbir kusuru olmayan müvekkilimiz hakkında uzun süredir yurt dışına çıkmama şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmaktadır” ifadelerine yer verildi.
Aynı dilekçede, kazada hayatını kaybeden Batın Barlasçeki’nin kaza anında “kontrolsüzce yere düştüğü ya da kendini yere bıraktığı” iddia edildi. Mahkemede ifade vererek, “Asli kusurlu olduğumu kabul etmiyorum” dedi.
Kınık Demir, 30 Nisan’daki duruşmada şu savunmayı yaptı:
“Kaza gerçekten çok üzücü. Üzüntümü hâlâ yaşıyorum. Ailenin kaybını ve üzüntüsünü paylaşıyorum. Asli kusurlu olduğumu kabul etmiyorum. Dur levhasını dikkate aldım durdum. Hızım çok düşüktü. Yolun ortasına geldiğim esnada hızla gelen motosiklet bana çarptı. Kaskı yoktu, yanlış sollama yapıyordu. Kaza sürtme nedeniyle maddi hasarlı iken motosiklet sürücüsü manevra alınca kaldırıma çarptı ve ne yazık ki orada yaralandı. Adli Tıp Kurumu’ndan gelen asli kusurlu olduğum yönündeki raporu kesinlikle kabul etmiyorum. Ölüm o esnada meydana gelmedi. Orada yaralandı. Ben hızlı bir şekilde arabamı park edip ‘Ambulans çağırın’ dedim.”
Kınık Demir’in tutuksuz yargılanmasına tepkiler sürerken, dava 26 Mayıs’ta yeniden görülecek.