İzmir’de, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma kararı alan Fatma Alpaslan, 2 çocuğunu eşi Şiyar Alpaslan’a bırakarak Burdur’a gitti. Şiyar Alpaslan, 18 Kasım 2024’te eşi Fatma Alpaslan’ı görüntülü arayarak yanında kalan çocukları Y.C.A. ve B.A.’nın boğazına bıçak dayayıp tehdit etti.
Fatma Alpaslan, durumu emniyete bildirerek şikayetçi oldu. Hızla harekete geçen ekipler, Şiyar Alpaslan’ı Karabağlar ilçesinde gözaltına aldı. Çocuklar, devlet korumasına alındı ve Alpaslan, işlemlerinin ardından mahkeme tarafından tutuklandı. Yapılan gerekli incelemelerin ardından çocuklar, annelerine teslim edildi.
Olay sonrası hazırlanan iddianamede, savcının Şiyar Alpaslan hakkında ‘Kasten yaralama’ ve ‘Silahla tehdit’ suçlarından toplamda 6,5 yıla kadar hapis cezası isteminde bulunduğu belirtildi. İddianame, İzmir 29. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Geçtiğimiz ocak ayında görülen duruşmada sanık tahliye edildi, ancak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın karara itiraz etmesi üzerine sanık yeniden tutuklandı.
Yargılanmasına Devam Edildi
Sanığın yargılanmasına bugün İzmir 29. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Alpaslan, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu. Duruşmada mütalaasını sunan savcı, sanığın küçük çocuğu boynuna bıçak dayayarak öldürme ile tehdit ettiğini ve bu durumu kayıt altına alıp eşine göndermesinden ötürü ‘Kasten öldürmeye teşebbüs’ suçunu işlediğini ifade ederek dosyada görevsizlik kararı verilmesi ve dosyanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi.
Duruşmada söz alan müşteki avukatlarından Nevraz Sığın, sanığın cezaevinden annesini arayıp eşini kendisinin öldüremediğini söylediğini ve bu nedenle cezaevi müdürlüğü tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu belirtti. Sanığın eylemine devam ettiğini savunan Sığın, dosyanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini talep etti.
“Hem Babalık Hem Annelik Yaptım”
Tutuklu sanık Şiyar Alpaslan, üzerine atılı suçlamaları reddedip şu şekilde ifade verdi:
– “Anneme herhangi bir şey söylemedim. O kadından uzak durmaya çalışıyorum. Başımı yeterince belaya soktu. Oradakiler benim nasıl baba olduğumu araştırsınlar. Eşim ile 10 yıllık evliliğimiz var. Bu noktaya gelmemizin sebebi, beni aldatması. Kaçtığı adam beni tehdit etti. Eşim adama ‘Benim kimsem yok’ demiş. Evlilik aşamasına kadar gitmişler. 10 yıllık eşim beni aldattı, bunu kim kaldırabilir.
– Çocuklara bu yaşa kadar ben baktım. Hem babalık hem annelik yaptım. Eşimin çocuklar üzerinde 1 gram hakkı yok. Olay yaşandığında evde kimse yoktu. O kadın benden de çocuklarımdan da uzak dursun. Herkes bana cani gözüyle bakıyor. Ben yeni hayatıma devam etmek istiyorum. Eşim hakkımda açmış olduğu davasını da geri çeksin. Bu olayda oğlumun boynuna bıçak dayamadım. Diğer oğlum o gün evde değildi.”
Savunmaların ardından karar açıklandı. Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verirken, eylemin ‘Kasten öldürmeye teşebbüs’ olduğu yönünde hüküm vererek dosyayı Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk etti.
