20 Ekim 2024’te ABD’nin Pensilvanya eyaletinde çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybeden FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, Türkiye’deki resmi nüfus kayıtlarında hâlâ ‘sağ’ olarak yer alıyor. Yurt dışındaki ölümlerin resmi kayıtlara geçebilmesi için yakınlarının ölüm belgesini mahalli makamlardan alarak Türkiye’nin dış temsilciliklerine iletmesi gerekiyor. Ancak Gülen’in Pensilvanya’daki cenaze törenine katılan örgüt üyeleri bu konuda herhangi bir resmi başvuru yapmamıştır. Bu sebeple, Gülen’in ölümü Türkiye’deki resmi belgelere henüz yansımadı.
20 EKİM 2024 TARİHİNDE ABD’DE HAYATINI KAYBETTİ
FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, resmi kayıtlara göre hâlâ sağ görünmekte. 1999 yılında ABD’ye kaçan Gülen, 20 Ekim 2024 tarihinde burada vefat etti. Gülen, ardından Pensilvanya’da toprağa verildi. Türkiye’deki istihbarat kaynakları ve Dışişleri Bakanlığı, Gülen’in öldüğünü doğruladı. Ancak, yetkililere resmi müracaat yapılmadığı için Gülen hâlâ kayıtlarda hayatta olarak görünmektedir.
BELGENİN DIŞ TEMSİLCİLİKLERİMİZE VERİLMESİ SURETİYLE BİLDİRİLMESİ GEREKİYOR
İçişleri Bakanlığı Nüfus İşleri Genel Müdürlüğü’nün resmi web sitesinde bir vatandaşın ölümüyle ilgili işlemler detaylı şeklide açıklanmaktadır. Yurt dışında hayatını kaybeden Türk vatandaşları için yerel makamlardan alınan belgenin dış temsilciliklerimize teslim edilmesi gerekmektedir. Ölüm belgesine dayanarak dış temsilcilikler aracılığıyla ölüm bilgisi aile kütüğüne kaydedilir. Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının ölümü dış temsilciliklere zamanında bildirilmediği takdirde, yabancı resmi makamlarca verilen belgelerin Türkçe’ye çevrilerek onaylatılması ile başvurulan ilçe nüfus müdürlüğü tarafından ölüm tutanağı düzenlenebilir.
FETÖ ELEBAŞI FETULLAH GÜLEN’İN ÖLÜMÜ BİLDİRİLMEDİ
FETÖ üyelerinin Gülen için herhangi bir işlem yapmadığı tespit edilmiştir. Gülen’in ölüm bilgisi sadece aile üyelerini veya mirasçılarını değil, aynı zamanda resmi kaynaklarda yer almasıyla 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’nde şehit olanların aileleri, gaziler ve kumpas davalarının mağdurlarının haklarını almak için dava açabilme imkânını da etkileyebilir.
