Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte güneş gözlüğü kullanımı yaygınlaşırken, uzmanlar sahte ve düşük kaliteli gözlükler hakkında uyarılarda bulunuyor.
Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özge Yabaş Kızıloğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gözlük alırken bireylerin dikkat etmesi gereken önemli noktaları detaylandırdı.
Kızıloğlu, “Gözlüğün belirli standartlar doğrultusunda üretilmiş olması gerekmektedir. Üzerinde kaliteli ve güvenilir ürünler için gereken CE belgesi gibi ibareler ve sertifikaların bulunması önemlidir” şeklinde belirtti.
Ultraviole (UV) ışınlarını engellemenin gözlük seçiminde en kritik faktör olduğunu vurgulayan Kızıloğlu, “Işınları yüzde 100 oranında bloke ettiğini kanıtlayan ‘UV 400’ işareti bulunmalıdır” dedi.
Mide Bulantısına Yol Açabilir
Kızıloğlu, sahte gözlüklerin ışınlardan koruma sağlamadığını ve yalnızca renkli cam olarak işlev gördüğünü ifade ederek şunları ekledi:
– UV ışınlarının göz üzerindeki kısa ve uzun vadeli olumsuz etkileri mevcuttur. Uzun vadede göz merceğinde katarakt oluşumuna yol açabilir. UVA ışınları retinaya kadar ulaşabilir ve gözün ışığı algılayan kısmında hasara neden olabilir, bu da birikici zararlar yaratır.
– Kısa vadede ise optik kalitesizliğinden dolayı gözlük takıldığında bulanıklık hissedilir. Yetersiz kontrast, görüntü bozulmaları ve yansımalar yaşanabilir. Bu durumlar zamanla baş ağrısı, göz yorgunluğu ya da psikolojik olarak stres hissi gibi sorunlara yol açabilir.
Kaliteli gözlük takmanın önemini vurgulayan Kızıloğlu, sahte gözlüklerin göze ekstra zarar verdiğini belirterek, “Kalitesiz cam kullanımı bulanıklığa neden olacağından, başlangıçta göz yorgunluğu hissedilmektedir. Belirli bir süre sonra ise baş ağrısı ve mide bulantısı gibi problemlere yol açabilir. Ayrıca koruma sağlamadığı için yaşam kalitesi de düşecektir” ifadesini kullandı.
Katarakt Riski
Kızıloğlu, özellikle çocuklarda sahte gözlük kullanımının görme gelişimlerini olumsuz etkileyebileceğini dile getirerek, “Dikkat eksikliği gibi sorunlara yol açabilir. Buna özel bir dikkat göstermeliyiz. Güvenilir optik mağazalardan ve gerekli sertifikalara sahip gözlükler alınmalıdır” dedi.
Yüksek enerjili UV ışınlarının UVA, UVB ve UVC olarak üç gruba ayrıldığını belirten Kızıloğlu, “UVC ışınları ozon tabakası tarafından engellendiği için dünyaya ulaşmamaktadır. Bizim için zararlı olan UVB ve UVA ışınlarıdır. Bunların gözlükler tarafından yüzde 100 oranında filtrelenmesi gerekmektedir. Aksi takdirde göz çevresinde kanser gibi rahatsızlıklara yol açabilir. Katarakt ve retina hasarı riski bulunmaktadır. UVB ve UVA ışınlarını yüzde 100 bloke eden, UV400 veya CE ile belgelendirilmiş gözlükleri seçmemiz şart” şeklinde devam etti.
Kızıloğlu, polarize camların yansımaları süzdüğünü ve özellikle uzun yolculuk yapan sürücüler ya da denizden gelen yansımaları süzmesi nedeniyle balıkçılar için daha iyi bir görüş sağladığını da sözlerine ekledi.
Sahte gözlüğü tespit etmenin bazı yolları olduğuna dikkat çeken Kızıloğlu, “Çerçevenin kalitesine bakılabilir. Hafif kırılgan gözlüklerin sahte olma ihtimali yüksektir. Aynı zamanda, iki cam arasında renk tonu farkı varsa, gözlüğü takıp denediğinizde bulanık gösteriyorsa veya yansımalıysa, bunlar sahte olduğunu gösteren belirtilerdir. Ancak en önemlisi sertifikadır, başka türlü kesin bir sonuca ulaşmak zordur” dedi.
Araç Kullananlar İçin Renk Seçimi
Kızıloğlu, cam renginin UV koruması ile bir bağlantısı olmadığını ve güneş gözlüğünün nereye kullanılacağının cam rengi seçiminde önemli bir kriter olduğunu aktardı. “Araç kullananlar için genellikle gri, yeşil veya kahverengi camlar öneriyoruz. Bu renkler, trafik ışıklarında bozulma ve renk değişikliği olmadan görmeyi sağlıyor. Kayak yapanlar için ise mavi ışığı iyi süzen amber rengi tercih edilebilir” dedi.
Kızıloğlu, gözlük camının koyu bir renk olmasının UV koruması sağladığı anlamına gelmediğini belirterek, sahte bir koyu renkli gözlük takıldığında göz bebeklerinin büyüyebileceğini ve böylece zararlı ışınların daha fazla gözle temas edebileceğini de sözlerine ekledi.
