Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde, Malatya’nın Battalgazi ilçesindeki Uçbağlar Mahallesi’nde yer alan Hakimbey Apartmanı da yıkıldı. Enkaz haline gelen binada, milli basketbolcu Nilay Aydoğan’ın da yer aldığı 78 kişi hayatını kaybetti.
Buna ilişkin davanın devamı Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmekte. Duruşma sırasında bazı sanıklar, müdahiller ve taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada, bir önceki duruşmada esas hakındaki görüşünü hazırlaması için dosyanın gönderildiği cumhuriyet savcısı, soruşturmanın genişletilmesini talep etti.
Savcıdan Ek Rapor Talebi
Savcı, sanıklardan Abdurrahman Yavuz’un avukatının, 2020’deki Sivrice depremi sonrası Hakimbey Apartmanı’nda yapılan hasar tespitine ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileri hakkında soruşturma olduğu yönündeki beyanlarını hatırlattı.
Davaya konu binanın hasar kaydının bulunup bulunmadığının araştırılmasını isteyen savcı, sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesi için ek rapor alınmasını istedi.
8 Temmuz’a Ertelendi
Müşteki avukatı Kerem Kaptanoğlu, Hakimbey Apartmanı’nın başından itibaren sakat ve çürük inşa edildiğini, raporların bunu açıkça ortaya koyduğunu ifade etti ve sanıklar hakkındaki hükmün ‘bilinçli taksir’ yerine ‘olası kast’ üzerinden verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, savcının soruşturmanın genişletilmesi yönündeki talebini reddetti ve cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşünü hazırlaması için davayı 8 Temmuz’a erteledi.
Hiçbir Mühendislik Kuralına Uyulmamış
Müşteki avukatı Kerem Kaptanoğlu, duruşmanın ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, davanın 8. celsesi tamamlandığını belirtti.
Bu celsede, cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasının açıklanması bekleniyordu. Ancak savcılığın tevsii tahkikat talebi, 2020’de gerçekleşen Elazığ depremine ilişkin konuların yeniden araştırılmasını içeriyordu. Mahkeme bu talebi reddetti ve dosyayı mütalaanın hazırlanması için tekrar iddia makamına gönderdi.
Biz de celsede özellikle cezanın hukuki değerlendirmesiyle ilgili beyanlarımızı sunduk. Dosyadaki raporlar ve diğer deliller, Hakimbey Apartmanı’nın en başından beri sakat ve çürük yapıldığını net bir şekilde göstermektedir. Hiçbir mühendislik kuralına uyulmamış, statik betonarme hesapları hatalı yapılmış, projelendirmede yanlışlıklar söz konusu. Projede olmamasına rağmen bir kat fazladan inşa edilmiş ve belediye imar yetkililerince onaylanmış. Ancak denetim ve kontrol faaliyetleri hiç gerçekleştirilmemiştir.
Bu durum, hukuki olarak ‘olası kast’ hükümlerinin uygulanmasını gerektirmektedir. Sanıklar hakkında olası kastın tatbik edilmesi gerektiği talebimizi mahkemeye ilettik. Umuyoruz ki buradan adaletli ve vicdanları rahatlatan bir karar çıkacak. Mağdur ailelerin vicdanı da en azından bir nebze olsun rahatlayacak.”
